CHP’li Yılmaz Sordu “Demiryolu Projesi Ne Oldu ?”

CHP Giresun İl Genel Meclisi Üyesi ve grup başkan vekili Mehmet yılmaz, meclisin Aralık ayı toplantısında yaptığı konuşmada Giresun’un yol ve demiryolu projelerinin akıbetini sordu. Yılmaz” Giresun değerlendirmesi yaptığımızda  pek çok konuda 21 yıllık AKP iktidarında Giresun için hüsrana uğradığımızı görüyoruz. Bunlardan dikkat çekenlerin birincisi, ana hattı Trabzon ’a kaptırılan, Erzincan-Gümüşhane Demiryolu Projesinin, 2012 ÇED raporunda yer almasına rağmen akıbetinin ne olduğu bilinmeyen Torul-Tirebolu  Demiryolu hikayesi. Ta Osmanlı dönemine dayanan, Doğunun yani İran Kapısının en kestirme Karadeniz’e bağlantısı olan Harşıt Vadisi üzerinden bir demiryolu hattı yapılması işini, yani yüzyıllık bir mücadeleyi maalesef Giresun kaybetmiştir” dedi.
Yılmaz, Tirebolu-Torul karayolu iyileştirme projesinin de ne olduğunu sorarak şöyle dedi ”Yine çok sık hatırlattığımız, aynı bölgeden geçen 86 km’lik Torul-Tirebolu Karayolu İyileştirmesi  projesi. Proje çizim  ihalesi yapılalı nerdeyse 8 yıl olan bu yolun neden hala yapım işi ortada yok?
Tekrar tekrar bıkmadan sormaya devam edeceğiz. 2015 yılında  bu projenin kemençe eşliğinde yapılan  animasyonunu bir sunumla bu mecliste  izletmiştik. Hepimizin çok iyi bildiği, her yıl onlarca ölümlü kazanın yaşandığı hatta 22 Ağustos 2020 deki Selde, altı boşaltıldığı için menfez faciasında yitirdiğimiz 5 asker ve 1 kayıp operatörün acısı hala yüreklerde iken, Giresun’un en Stratejik Ulaşım hatlarından birisi olan bu yaşamsal proje sadece bir  köprü ile geçiştirilmiştir.
Tirebolu-Torul yolu, yapıldığında, çok sayıda tünel, viyadük ve köprülerle daha güvenli ve daha kısa sürede Karadeniz bağlantısını  sağlayabileceğimizi hep söyledik durduk. Ama maalesef iktidar tarafından rafa kaldırıldı bu çok önemli projemiz. Bugün artık konuşulmuyor. Diğer taraftan yapılana kadar susmayacağımız, bir diğer stratejik bağlantımızın yani Giresun-Dereli-Şebinkarahisar-Sivas ve ta Mersin Limanına bizi bağlayan yolun Eğribel’den sonraki en önemli tüneli olan Pınarlar tüneli var. Onu da mutlaka hatırlatmaya devam edeceğiz. 
DİĞER PROJELERİN AKIBETİNİ DE SORDUYılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü ”1990’lı yıllarda yani AKP İktidarından önceki DYP-SHP Koalisyonu döneminde, 300 m.kotundan Tünel ve Viyadüklerle geçmesi planlanan ve 2 yılda proje çalışması tamamlanan Samsun-Sarp Karayolu Projesi, ANAP-DYP Hükümeti döneminde deniz dolgusuna çevrilmiş ve Giresun dahil kıyı şehirleri açısından bir Mühendislik Faciası ve Deniz düşmanı bu proje maalesef bütün Demokratik Kitle örgütlerinin ve bilim adamlarının uyarılarına rağmen AKP İktidarı döneminde de hızla tamamlatılmış ve ihaleyi Pazarlıkla alan Mütaahitler zengin edilmiştir.
İşte bugün bize deniz afeti diye yutturulmaya çalışılan dalgalar işte dünkü deniz doldurularak yapılan yolun beklenen sonuçları ve faturasıdır. Bu kıyı ve koyların katliam günahı bugünlerde yeniden “Çevre Yolu Projeleri” ile geçiştirilmek istenmektedir. Bir anlamda da Giresun gibi şehir içi transit geçişine izin verilen kentlerde “Güney Çevre Yolu” zorunlu ve ivedi hale gelmiştir. 2 kez bu mecliste sunumunu yaparak, görüşlerimizi paylaştığımız, Giresun’un yaşamsal projesi Güney Çevre yolu projesi için daha ÇED başvurusu öncesi hazırlık aşamasında 2 alternatifini tartışmaya açmış ve  projenin en az 5 Km. derinlikte ve çıkışının da doğuda Armelit’ten  öte de  olmasını istemiştik.
İleride Trabzon ve Samsun’un da  bu yola bağlanmak isteyeceğini, dolayısı ile deniz dolgusuyla katledilerek yanlış yapılan Samsun-Sarp geçişinin bu şekilde uzun vadede düzeltilebileceğini söylemiştik. Ancak bizim bu çok önemli uyarılarımız dikkate alınmamıştır. Güney Çevre Yolu bugün için unutulmaya yüz tutan projelerin en önemlilerindendir. Yine dillerden düşürmediğimiz sürekli adı değiştirilen bizim “İkisu İçme Suyu” diye adında direttiğimiz prestijli proje bu yılda ortalıkta görülmüyor. Diğer yandan, nedense 12 yıldır salonsuzluktan Kültür-Sanat yaşamı söndürülerek cezalandırılan Giresun halkının, dört gözle yapımını beklediği Kültür Merkezi Projesi ve onun yılan hikayesine dönen ihalesi”