Maden Çalışmalarının Çevresel EtkileriKoza Altın İşletmesi’nin Gümüşhane’nin Kürtün ilçesi ile Giresun’un Tirebolu ilçesi sınırları içinde altın, gümüş, çinko, platin ve bakır cevheri çıkarmak için açık ocak işletmeciliği yapmayı planladığı bilgisi, bölge halkı ve çevre savunucuları tarafından endişeyle karşılanıyor. ÇED başvurusu yapılan bu faaliyetlerin, yöredeki yaylalarda çevresel felakete yol açacağı ve siyanür tehdidi altında bırakacağı belirtiliyor.
Yaylaların Korunması İçin ÇağrıİYİ Parti Tirebolu İl Genel Meclisi üyesi Ömer Cebeci, “Atalarımızdan miras kalan yaylalarımız için sonuna kadar savaşacağız. Elinizi yaylalardan çekin.” ifadelerini kullanarak, maden işletmesine karşı yerel direnişin devam edeceğini belirtti.Cebeci, bölgenin tarihî ve kültürel değerini vurgulayarak, Beytarlası Köyü ve ona bağlı 17 yaylanın, atalarından miras kaldığını ve bu bölgelerde atalarının mezarlarının da bulunduğunu söyledi.
Geçmişteki Çevre Felaketlerine İşaretÖmer Cebeci, Şebinkarahisar, Doğankent Çatalağaç ve Espiye Soğukpınar Şahinyuva’da yaşanan çevre felaketlerine işaret ederek, maden işletmeleri tarafından yapılan milli servet vurgusunun kabul edilemez olduğunu dile getirdi. UNESCO’nun raporlarına atıfta bulunarak, gelecekte dünya genelinde yaşanacak gıda ve temiz su kaynakları krizinin bu tür faaliyetlerle daha da kötüleşebileceğini ifade etti.
Özellikle bölgede yapılması planlanan açık madencilik faaliyetlerine sert tepki gösteren Cebeci, Koza Altın İşletmesi’ne, bölgedeki yaylalardan elini çekmesi çağrısında bulundu ve yerel halkın bu projeye karşı koymak için birlikte hareket edeceğini belirtti.
Çevresel ve kültürel mirasa yönelik bu ciddi tehdit, bölgede yaşayanların ve çevre savunucularının mücadelesini daha da önemli kılmaktadır. Cebeci’nin ifadeleri, hem bölgesel hem de ulusal düzeyde geniş yankı bulacak gibi görünüyor.