Aklım erdiğince, bilgim yettiğince, gözüm gördüğünce, dilim söylediğince Giresun ekonomisi üzerine yazıyorum. Üzerinde düştüğüm konulardan biri de organize sanayi bölgeleridir. İlk dört OSB’nin kuruluş yerinin yanlış bulduğumu sürekli okurlarım, anımsayacaktır. Bilindiği üzere, ilin sahil boyunda denize paralel dağlar bulunmaktadır. Bunlar vadilerle kesilmektedir. Sahilden itibaren yükselti hızla 1000 metrelere ve daha üzerilerine çıkmaktadır. Dolayısıyla denize yakın yerlerdeki coğrafyamız, engebeli ve eğimlidir. Bu coğrafyada düzlük, ovacık, ovalık niteliğinde çok az yer vardır. Neredeyse, bunların tümü, organize sanayi bölgesine dönüştürülmüştür. Özellikle Pazarsuyu Deresinin kenarına yapılan ile Espiye ile Tirebolu’nun arasına yapılmakta olan OSB’nin yerinin birinci sınıf tarım arazisi olduğunu kör, sağır ve dilsiz olan birisi dahi görür, işitir, feryadı figan eder. Ama etkili, etkisiz, yetkili, yetkisiz hiçbirimiz küçük hesaplara itiraz edemedik! Birisi bitmek üzere, diğeri de önemli aşama kaydetmiştir. Espiye ve Tirebolu ve diğer birkaç belediye başkanının girişime başladığı günlerde bunun yanlış olduğunu, Giresun ekonomisi için Şebinkarahisar ilçesinde OSB kurulması gerektiğini yazmıştım. Tabi ki, kimse duymamıştı! Küçük hesaplar yine kazanmıştı! Birinci sınıf tarım arazilerine organize sanayi bölgesi kuranları, kuruluşuna en küçük dahi olsa katkı sağlayanları, tanrı, affeder mi, bilemem?***Neyse ki, mevcut Bakanımız Şebinkarahisarlı olunca işler değişti. Üçüncüsünden sonra Görele tarafına bir OSB yapılması girişimi sürüyorken beşinci olarak Şebinkarahisar OSB’nin yapılacağını okuduk. Bu son girişimi desteklediğimi söylemek isterim. Otuz yılı aşkın bir süre geçmekle birlikte Polatlı OSB’nin kurulması öncesinden belli bir aşamasına gelinceye değin sıfırında görev alan bir il müdürünün deneyimi olarak bir takım öneriler sunmak istiyorum: *** Sahil boyunda, OSB yapımından vazgeçilmelidir. Mevcutlar, küçültülebildiğince küçültülmelidir. Daha fazla büyümesine izin verilmemelidir. Sahil boyunda OSB yerine geçmişte geniş olarak yazdığım üzere ulaşım, iletişim ve lojistik kolaylığı sağlayan ve mutlaka sekiz-on köyün merkezinde bulunan bir köye bir fabrika yapılması sağlanmalıdır. Bu yolla çok yoğun altyapı gerektirmeden coğrafyaya uygun sanayileşme gerçekleştirilmiş olacaktır. Her bir fabrika çevresinde yerleşim artacağı için kent merkezinin nüfusu artmayacaktır. Yerine 2000-3000 nüfuslu kasabalar oluşacaktır. “Bir fabrika, bir kasaba” olarak formüle edilebilir. Bu yolla kıyılarda nüfusun yoğunlaşmasının önüne geçilebilecektir. Nüfus, kent merkezinden köylere doğru akacaktır. Hem sanayileşme, hem de kentleşme maliyeti azalacaktır. Hem endüstriyel üretim, hem de tarımsal üretim sürebilecektir. Bu fikrim, yalnızca Giresun için değildir, Karadeniz Bölgesindeki tüm sahil yerleşimleri içindir. Dünyada da örnekleri vardır. Şebinkarahisar OSB, kısa süreli çıkarlar peşinde koşan ticaret erbabının eline de bırakılmamalıdır. Ulaşım ve enerjinin planlanması ile katılımcıların tanımlanması yapılmalıdır. Bir ihtisas bölgesi olmalıdır. Çevresindeki organize sanayi ve küçük sanayi bölgesindeki üreticilerle işbirliği ve kümelenme planlaması yapılmalıdır. Ulaşım bağlamında OSB’nin içine ve her bir fabrikaya doğrudan ulaşabilecek biçimde demiryolu ağı kurulmalı ve Erzincan-Sivas demiryoluna bağlanmalıdır. Enerji bağlamında OSB’nin enerji planlaması yapılırken tüm katılımcıların ihtiyacına yetecek miktarda enerji yatırımı tasarımı yapılmalıdır. Coğrafyanın olanaklı olması nedeniyle mutlaka güneş enerjisi santrali kurulmalıdır. Fabrikaların yerleşimi de, çatısı da güneş enerjisinden azami faydayı sağlayacak biçimde olmalıdır. Toplanacak enerji yönünden hem fabrika çatıları, hem de güneş enerjisi santrali birlikte planlanmalıdır Yerine ve ihtiyaca göre rüzgâr ve su enerjisinden de yararlanılmalıdır. Katılımcılarım, enerji maliyeti, sıfıra indirilmelidir. Enerji maliyetinin sıfıra indirilmesi, üreticilerin rekabet gücünü artıracağını herkes bilmektedir. Peki, kimler katılımcı olmalıdır? Kanımca, OSB’nin konumu nedeniyle iş makinelerinin üretimi ile ilgili tüm üreticiler çağrılmalıdır. En küçüğünden en büyüğüne istifleyici, taşıyıcı, yükleyici, kazıcı, kaldırıcı, kırıcı, delici iş makinelerinin üretimine ilişkin bir ihtisas bölgesi olmalıdır. Benzeri, tüm iş makinelerinin üretilmesi de yeğlenebilir. Hatta tünel kazıcılar, çimento karıştırıcıları, beton pompaları gibi diğer üretim makinelerinin yapımı plan içine alınabilir. Arazi büyüklüğüne bağlı olarak belki de tüm iş makinelerinin üretimi yapılabilir. Ancak, çok sayıda katılımcı yerine her biri büyük ölçeklerde üretim yapabilecek az sayıda katılımcı hedeflenmelidir. Ayrıca, Şebinkarahisar merkez alınarak 100-150 Km.lik yarıçapın içinde kalan organize sanayi ve küçük sanayi bölgelerinde faaliyet gösteren iş makinesiyle ilgili üreticilerin, iş makinelerinde kullanılacak yedek parça tedarikçisi olması da sağlanmalıdır. Tedarik sistemi de şimdiden planlama içine alınmalıdır.