KÖY ENSTİTÜLERİ

Atatürkçü Düşünce Derneği Görele Şubesi Köy Enstitülerinin kuruluş tarihi olan 17 Nisan’da Görele Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde Köy Enstitüleriyle ilgili bir panel düzenledi. Yirmi yıldan fazladır yapılamayan bir etkinlik yapıldı Görele’de.Hasan Ali Yücel’in doğumunun 100. yılı olan 1997 yılından bugüne ilk defa bu konuda bir etkinlik yapılıyordu. Oysa 1938-1946 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı yapan Hasan Ali Yücel Görele’nin Daylı köyünden ve İmamoğulları sülalesinden bir ailenin oğluydu.Köy Enstitüleri, kayıtlara göre 17 Nisan 1940 tarihinde kurulmuş ve 27 Ocak 1954 tarihinde kapatılmıştı. Efsane Bakan olarak nitelendirilen Hasan Ali Yücel’in bakanlığı döneminde kurulmuştu.Bu eğitim modeli o kadar benimsenmiş ki kapatılmış olsa bile, üzerinden geçen 70 yıla rağmen hala ülke gündeminde kendisine yer bulabiliyor.Köy Enstitüleri konulu etkinlik Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde yapıldı. Oturumu emekli öğretmen Ahmet İmat yönetti. Emekli öğretmen Hüseyin Çakıcı, emekli öğretmen Sinan Emanet, emekli öğretmen Özcan Temel, tarihçi Seyfullah Çiçek ve emekli öğretmen Hayrettin Günay Köy Enstitüleri ve Hasan Ali Yücel hakkında hazırladıkları konular üzerinde konuşmalar yaptılar.Köy Enstitüsü eğitim modeline dikkat çekildi. O okullarda sadece öğretmen yetiştirilmediği; ziraatçı, sağlıkçı, inşaatçı ve daha birçok konuda öğrenci yetiştirildiği ve bunların görev aldıkları köylerde aldıkları eğitim doğrultusunda köylüleri eğittiğine vurgu yapıldı. Üretime dayalı bu modelde, okulların tarım alanları olduğu ve bu alanlarda tarımsal ürünler yetiştirildi ifade edildi. Anadolu’nu çeşitli bölgelerinden seçilen zeki öğrencilerin yatlı olarak kaldığı ve yine Anadolu insanına gerekli bilgilerle donatılarak Anadolu’nun köylerine gönderildiği dile getirildi. Öğretmenler bir yandan köylülere okuma yazma öğretirken diğer yandan da ziraatçılığı öğretiyorlardı.Anadolu’nun aydınlanma dönemi denilen bu süreçte Köy Enstitüleri mezunları gittikleri köylerde köylülerin birçok işine yardımcı oluyordu. Dilekçelerini yazıyor, gerektiğinde ilk yardım elemanı gibi sağlık sorunlarına koşuyor, köy odalarında köylülerle buluşup çeşitli konularda onlara yardımcı oluyordu. Köye gazete ve kitap getiriyorlar, okumalarını sağlıyorlardı.El becerileriyle ustalık yapıyorlar, kadınlara el işi, dikiş ve el dokumalarını öğretiyorlardı. Kendi okullarının tamir ve badana işlerini kendileri yapıyorlardı.Her öğretmen mutlaka bir çalgı çalmasını biliyor ve köylerde köylülerle çalıp söylüyorlardı. Seyirlik oyunlar oynanıyordu köy kahvelerinde.Anadolu insanının ufku açılıyordu.Bu ve benzeri konuları anlattı panele katılan emekli öğretmenler.Konu biraz da Hasan Ali Yücel’i konuşmayı gerektiriyordu. Hasan Ali Yücel’in siyasi kimliği, bakan olmadan önce Atatürk’ün dikkatini çekişi, yurt dışına eğitim modellerini incelemek üzere gönderilişi, Anadolu’nun değişik coğrafyalarına açılan eğitim kurumları, şairliği, bestekârlığı ve benzeri konularda özellikleri anlatıldı.Hakkında çıkarılan dedikodular, atılan iftiralar, yıllar süren davalar ve bugüne kadar uzanan karalama kampanyalarını anlattı konuşmacılar. Okullarda okutulmayışı, ilgi duyan öğretmenlerin soruşturma geçirmeleri ve yerlerinin değiştirilmesi konuları da dile getirildi.Köy Enstitülerinin kurulduğu yıllarda İlköğretim Genel Müdürü olan ve Yücel’in en büyük yardımcısı İsmail Hakkı Tonguç da anıldı panelde.Eksik olan sadece salonun dolu olmayışı idi. Bunu da yıllar sonra yeniden başlamak ve Görele’de yeniden ilkleri yaşamak olarak değerlendiriyoruz. Bir de gençlerin ve öğrencilerin bu konulara ilgi duymasını sağlamalıyız.