3 Aralık Dünya Engelliler Gününde ülkemizin engellilerle ilgili ekran yüzünü gördünüz. Yetkililer, idareciler ve hemen herkes engellilere gülücükler gönderdiler. Ellerinden tuttular, saçlarını okşadılar, sahneye çıkardılar, masalarına oturttular, meslek kıyafetlerini giydirdiler. Engelli derneklerini çiçeklerle ziyaret ettiler. Engellilerle fotoğraf çektirdiler ve kameralara oynadılar.Televizyon ekranlarına ve gazete sayfalarına ülkemizin engellilerle ilgili gerçekleri hiç yansımadı. Seyredenler zannettiler ki devletimiz engellilerle ilgili tüm sorunları çözmüş, engellilerimiz mutluluktan uçuyorlar ve bu duygularla Engelliler Gününü kutluyorlar.Oysa engellilerle ilgili ülkemiz gerçekleri hiç de öyle değil!Görele’de kurulu Karadeniz Omurilik Felçlileri Derneği Başkanı Asiye Divli 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla bir basın bülteni yayınladı. Ülkemizin engelli gerçeklerini o bültenden aktarmaya çalışacağız.Devletimiz engellilere maaş veriyor deniliyor. Peki, ne kadar maaş veriyor dersiniz!İnanmayacaksınız ama hafif engelliye 1500 TL, ağır engelliye 2800 TL veriyor.Ne çok para değil mi? Suriyelilere ne kadar veriyor!Onlar kadar değerimiz yok diyor Asiye Divli.Engellileri evlerinde bakan bir yakınına da para veriyor devletimiz.Onlara da 5100 TL ödeme yapılıyor. Engellilerin kullandığı araç gereçler, protezler, yataklar engelliler için hasta bezleri ve sondalar için de devletimiz bir ödeme yapıyor.Ne kadar derseniz; gerçek fiyatının sadece yüzde 20 sini karşılıyor devletimiz.Yanlış okumadınız; sadece yüzde 20 sini veriyor devlet, yüzde 80 ini engelli ödüyor 1500 TL maaşıyla. Söylemsi ayıp, verdikleri para engellinin aylık sonda parasına yetmiyor.Elle kullanılan veya aküyle çalışan tekerlekli sandalyelerin de yüzde 20 sini karşılıyor.Evlerde bakılan yatağa mahkûm engelliler için hasta karyolası ve hasta yatağının da devede kulak bir miktarını ödüyor devletimiz.Bu okuduklarınız televizyonda seyrettiklerinize hiç benzemiyor değil mi?Bir koltuk değneği, bir yürüteç, bir klozetli sandalye, bir paket hasta bezi ve diğerleri; bunların yüzde 20 sini ancak veriyor devlet veya kurumlar.Engelli bireyler engelleriyle ilgili tüm araç gereçlerin devlet tarafından karşılanmasını istiyorlar. Aylık ödemelerin de asgari ücret düzeyine çıkartılmasını bekliyorlar.Bir de fiziki engeller var ki onlar da ülkemizin engelli gerçeğinin bir başka boyutu.Kaldırımlar dükkân sahipleri tarafından işgal edilmiş. Resmi görevliler, zabıta memurları buna hiç müdahale etmiyorlar. Elektrik direkleri ve dikilen ağaçlar da ayrı bir engel oluşturuyor kaldırımları kullanmak isteyen yayalar, engelliler ve yaşlılar için. Kamu binaları ve özel konutların rampalarının olmayışı, olanların da çok dik oluşu bir başka ülke gerçeği olarak kayda geçilmiş. Bu tür binalara nasıl kullanım izni verildiği de sorgulanıyor basın açıklamasında.Ülkemiz engellilerine kolay kolay kimse iş vermiyor. Çalışarak ev sahibi olmaları mümkün değil. Devletin verdiği parayla da tasarruf etme şansları yok. Bankalar da kredi vermiyor engellilere. Bu durumda TOKİ’ nin yaptığı toplu konutlarda belli bir engelli kontenjanı uygulaması bekliyor engelliler. Bu dairelerin bedelini ya TOKİ üstlenmeli ya da devlet karşılamalı. Güçlü devletimizin bunun üstesinden geleceğine inanıyor engelli vatandaşlarımız.Ancak bunlar sağlanabilirse engellilerin yüzleri gülebilecek. Dernek başkanı Asiye Divli bu şartlar altında gün kutlamanın çok anlamsız olduğunu kaydediyor açıklamasında. Ülkemiz gerçekleri bu kadar açıkken neyi kutluyoruz diye soruyor. Engellisine her türlü imkânı sağlayan ülkeler kutlasın diyor.İlgili birim ve kurumlar bu konuyu yeniden değerlendirmeli diye düşünüyoruz.